Doğum Boyu: 48
Doğum Kilosu: 2790
Doğum Tipi: Normal
Hastane: Özel TDV 29 Mayıs Hastanesi
39. haftamızdaydık. Malum bebeğin gelmesi yakındı evde bir takım düzenlemeler yapılması, bebeğin odasının son halini alması gerekiyordu.28 Şubat günü sabahı annem bana yardım etmek için gelmişti. Geceden beri çok hafif kramplarım olduğunu anneme söylediğimde annem telaşlanmıştı. Bense daha bir hafta var anne hem bu kadarcık krampla doğum mu yapılır bu öylesine bir ağrıdır geçer diyordum. Annem sen bu gece doğuma gidersin diyip duruyor bir türlü oturmuyordu. Son düzenlemeleri yapmak için iyice hızlanmıştı. Bense hala inanamayarak gülüyordum. Ancak düzensiz olmakla beraber kramplar devam ediyordu ve geçeceğe de benzemiyordu. Akşam saatlerine doğru kramplar biraz daha yoğunlaşmaya başladı. Öyle ki kramp geldiğinde yürüyemiyor olduğum yerde kıvranıyordum. Anneme hak vermeye başlamıştım. Nİtekim gece saat 12 de ağrılar beni bağırtacak hale gelmişti.2 teyzem eşim annemle beraber hastanenin yolunu tuttuğumuzda annem -keşke biraz daha evde geçirseydin orda yoracaklar seni- diyordu. Bense korkuyordum belki birşey olur diye bir an önce hastaneye gitmek istiyordum. Ama annemin dediği oldu. Hastaneye gittiğimde beni nstye bağladılar, nöbetçi doktor sanki o saatte doğum yapmak benim suçummuş gibi suratsız bir ifadeyle saat başı geliyordu. Sancılarım en üst sınırda geliyordu. Sancı inanılmazdı. Ölüyorum diye bağırıyordum. Yatağın yanına annemi eşimi çağırıyordum onları yumrukluyordum dayanamıyordum. Sancı aralıklarında tir tir titriyordum. Sanki sezaryene alacaklarmış gibi bİr damla bile su vermediler ağzım kupkuru nefes almaya çalışmaktan boğazlarım bile acıyordu. Sezaryene almaları için ailece yalvardık ama gece sezaryen ekibini toplamamız bir saati bulur alamayız geç olur dediler. Sancım en üst seviyede tam 9 saat sürdü. Tüm hamileliğim boyunca takibimi yapan kendi doktorum gece gelmedi. Üstelik sabah bile daha erken değil kendi muayene saatinde geldi. Ben ölüm kalım savaşı veriyordum. İnlemelerim tüm hastaneyi sarmıştı. Geldiğinde söylediği ilk cümle- şunun ağzına bi havlu tıkın diğerlerini de korkutuyor!- oldu. Ben yaşadığım o korkunç gecenin üstüne bir de böyle bir muameleyle karşılaştım. Doktorumu asla affetmeyeceğim. Bir de bana - niye epidural istemedin?- diye soruyordu. Gece hemşire geldiğinde- eğer 10 dakika hareket etmeden durabilirsen epidural iğne yapalım diycem ama duramıyorsun ki demişti. Ben 10 dakika durmak değil 3 dakika duramıyordum sancı 3 dakikada geliyordu çünkü. Gece gelmek zahmetine katlansa her şeyi görecekti doktorum ama uykusundan fedakarlık edemedi. Saat sabah 9.30da doğumhaneye alındım. Kendim doğuramadığım için üstüme 100 kiloluk hemşire 3 kere yüklenerek, 3 kere ölüp yeniden dirilerek doğum yaptım. Bebeğimi hiç bana göstermeden diğer odaya muayeneye götürdüler. Yavrum sağlıklıydı çok şükür. Ama onun ilk kokusunu duyan ben olmalıydım, bebeğimi 40 dakika hiç kucağıma vermediler. Doğumdan hemen sonra hemşirenin doktora- keşke sezaryen yapsaydık- dediğini duydum. Doktorumun verdiği cevap ise- ama çocuk çok sağlıklıydı kolay olur sandım.- oldu. Doğumdan sonra 3 ay doğru düzgün yürüyemedim. Yorum sizindir.
buber13 Annenin Doğum Hikayesi
- haftamızdaydık. Malum bebeğin gelmesi yakındı evde bir takım düzenlemeler yapılması, bebeğin odasının son halini alması gerekiyordu.28 Şubat günü sabahı an