Doğum Boyu: 48 cm
Doğum Kilosu: 2.800 kg
Doğum Tipi: Sezaryen
Hastane: özel egepol
Otuz sekinci hafta bitmek üzereydi ve hafiften sancılar başlamıştı. Doğuma son iki ay kala kızım yerini hiç değiştirmediğinden ve ters dönmediğinden sezeryan doğum olacağının sinyallerini vermişti. Doktor bana 22 Kasım Cuma sabaha randevu vermişti doğum için ve sancın olursa beklemeden gel demişti. Dediğim gibi sancılarım hafiften başlamıştı ama ben hemen gitmedim. Sonuçta normal doğum olmayacaktı evet ama bebeğim ne zaman gelmek istiyorsa o zaman gelmesini istedim ve bekledim.
Günlerden Çarşamba idi, o gün evi temizlettik. Annem, sezeryan günü belli olduğu için artık gelecekti ama ben Perşembe günü gelmesini, evde temizlik olduğundan bütün gün duracak yer olmadığını söyledim. Normalde bu sebepten Perşembe günü gelecekti, gel gör ki kadına ayan oldu sanırım, Çarşamba akşamı geldi. Ev temizlendi, akşam oldu, annemi almaya otogara gittik hatta eşimin teyzesine uğrayıp, çay içtik.Derken eve geldiğimizde saat 22 civarı idi. Eşim meyva tabağı hazırladı, zaten doğuma aç karnına girdim, en son nar yemiştim :), doğuma aç girince bebek de aç doğarmış derler :), gerçekten öyle, maşallah tosuncuk hep emiyor :). Ben de sancılar arttı, hastaneyi aradım, hemen gelin sizi NST ye alalım dediler. Biz hastane için hazırladığım çantaları aldık, eşimin şaşkın, arabanın dörtlülerini yaktı, hadi bakalım hastaneye. İndik, acil kapısından giriş yapacakmışız biz arka girişe gitmişiz. Ben yürüyorum bir taraftan ama başladım ağrıdan ufak ufak bağırmaya :) Hemen tekerlekli sandalye getirdiler, işte asıl orası komedi. Annemle beni gülme krizi aldı, koca hastahane gece boş, biz kahkahalara boğulduk annemle,sonrası elim ayağım boşandı. Zangır zangır titreme aldı, sezeryan için serum verecekler, hemşire iğneyle damardan giremedi tirememden dolayı. Sonra eşim garibim çantaları almaya gitmiş arabadan, ben hep onu soruyorum, neyse ki geldi. Beni sedyeye yatırdılar, eşimin o an ki bakışlarını hiç unutamam,o bakışlar beni sakinleştirdi, ürpertim geçti ... Sonrası sezeryanı yaşayanlar bilirler...Doktora saati sorduğumda "ne yapacaksın sen saati, daha başlamadık bile" diye şakacı sesle cevap verdi. Ama ben daha önce araştırdığım için biliyordum ki bunu söylediği anda doğum çoktan balşamış oluyordu ki öyle de olmuş :) Sonra mırıl mırıl bir ses...Küçücük bir kızı bana yaklaştırdılar, çirkin, minicik bir şey... Büyük bir şaşkınlık...Tarif edilmez bir duygu..Sonra kızımı götürdüler, benim de dikişlerim yapıldıktan yarım saat kadar sonra beni de odaya götürdüler...
Şu an kızım 7. ayın içinde,ismi Öykü. Ben kızım üç aylıkken işe dönmek zorunda kaldım, bakıcıya bıraktım. Fakat yapamadım ve daha bugün ,istifamı verdim, çocuğumu kendim büyütmeye karar verdim. Allah herkese evlat nasip etsin;sağlıklı, mutlu bebekler olsunlar, bizlere bağışlasın.
Aygulsuna Annenin Doğum Hikayesi
Otuz sekinci hafta bitmek üzereydi ve hafiften sancılar başlamıştı. Doğuma son iki ay kala kızım yerini hiç değiştirmediğinden ve ters dönmediğinden sezery