1. Doğum sürecinin normal bir şekilde ilerlememesi
Doktorların sezaryeni tercih etmesinin en yaygın nedenlerinden biri, doğum sürecinin olması gerektiği gibi ilerlememesi.
Rahmin, ağız kısmını tamamen açacak şiddette kasılmayabilir ya da bebeğinin başı leğen kemiğine sığamayacak kadar büyük olabilir. Bu da doğum sürecini yavaşlatabilir ya da durdurabilir.
Detaylıca anlattık: Doğum Sürecini Hızlandıran ya da Yavaşlatan 9 Faktör
2. Bebeğin kalp atışında anormallik
Bebeğin kalp ritmindeki düzen, doğum süreci sırasında doktoru rahatlatır ve güven verir. Ancak kalp ritmindeki bazı anormallikler, bebeğin yeterli oksijen almasıyla ilgili bir sorun olduğunu gösterebilir.
Bebeğin anormal kalp atışı;
- Yeterli oksijen alamamasından,
- Göbek kordonunun sıkışmasından,
- Plasentanın ideal biçimde işlev görmemesinden kaynaklanır.
Eğer bebeğinin kalp atışlarında herhangi bir sorun varsa doktorun sezaryene başvurulmasını talep edebilir.
Bebeklerin Kalp Atışı Ne Zaman Duyulur?
3. Bebeğin ters pozisyonda olması
Ayakları ve kalçası başından önce doğum kanalına giren bebeklerin, sezaryenle doğması gerekir. Bazen doktorun, doğum süreci başlamadan önce karnının üstüne bastırarak bebeğini daha uygun bir pozisyona getirmeyi ve sezaryen ihtiyacını ortadan kaldırmayı başarabilir.
Eğer bebek, rahimde yatay olarak uzanıyorsa buna transvers pozisyon denir ve bu durumda da sezaryene gerek duyulur.
Büyük çekişme: Normal Doğum mu Sezaryen mi?
4. Bebeğin başının istenen pozisyonda olmaması
İdeal olan bebeğin çenesinin göğsüne değecek durumda olması. Böylece başı, çapının en kısa olduğu yerden dışarı çıkabilir.
Bazı kadınlarda bebeğin yüzünün arkaya değil de öne bakar halde olması sorun yaratmayabilir ama bu her kadın için geçerli değil.
Sezaryene başlamadan önce doktorun senden ellerini ve dizlerini yere koyup kalçalarını havaya dikmeni isteyebilir. Bu pozisyon, rahmin öne doğru inmesini sağlayarak bebeğin dönmesine yardımcı olabilir. Bazen de doktorlar vajinal muayene ya da forsepsle bebeğin başını çevirebilir.
Şimdiden hazırlan: En İyi Doğum Pozisyonları
5. Çoğul gebelik
İkizlere hamile olan kadınların hemen hemen yarısı, üçüzlere gebelerin ise büyük bir çoğunluğu bebeklerini sezaryen doğumla dünyaya getirirler. Ancak yine de çoğul gebelikte vajinal doğum yapılamaz, diye bir kural yok. Bunların her biri kendine özgüdür.
Eğer çoğul bebeklere gebeysen doktorunla mevcut doğum seçeneklerini konuşarak birlikte senin için hangisinin daha iyi olacağına karar verebilirsiniz.
Anlattık: 13 Soruda İkiz Gebelik Hakkında Her Şey!
6. Annenin ciddi bir sağlık sorunu olması
- Şeker hastalığı,
- Kalp rahatsızlığı,
- Yüksek tansiyon gibi bir sağlık problemin varsa sezaryen doğum yapman gerekebilir.
Ciddi bir sağlık sorunun varsa gebeliğinin son aşamasına gelmeden uzun bir süre önce önündeki seçenekler konusunda doktorunla görüş.
Belirtileri, nedenleri ve tedavi yöntemleriyle: Preeklampsi Hakkında Merak Ettiğin Her Şey!
7. Plasentada sorun olması
Plasentayla ilgili iki problem sezaryen doğumu zorunlu kılar:
- Plasenta yırtılması: Bebeğinin ve senin hayatını riske sokacak bir durum olduğu için fetal monitörden izleme yapıldıktan sonra hemen müdahale edilip sezaryene alınman gerekebilir.
- Plasenta previya: Bebeğin oksijen alımını durdurabildiği için hemen hemen her zaman sezaryene başvurulur.
Plasenta Previa Ne Demek? Belirtileri, Riskleri ve Tedavisi Neler?
8. Göbek kordonuyla ilgili sorun olması
Bazen doğum başlayıp amniyon kesesi açıldıktan sonra bebeğin göbek kordonu dışarıya sarkabilir. Bu da bebeğe giden kanı azaltır ve acil olarak müdahale edilmezse ölmesine neden olur.
Kordon, rahim ağzı tamamen açıldıktan sonra ve doğum anında dışarı çıkarsa, vajinal doğum yapman hala mümkün olabilir. Aksi halde tek seçenek sezaryen.
Eğer kordon bebeğinin boynuna dolanmışsa ya da amniyotik sıvıda azalma olmuşsa rahmin her kasıldığında miniğine giden oksijen azalabilir. Böyle durumlarda sezaryen en iyi seçenek olabilir.
Dahası da var: Hamilelikte Yaşanan Göbek Kordonu Sorunları Neler?
9. Bebeğin normalden iri olması
Ultrasonla yapılan kontrollerde bebeğinin 4,5 kilodan ağır olduğu tespit edilirse doktorun, sezaryen doğumu önerebilir. Çünkü 4,5 kilonun üzerindeki bebeğin normal doğumla dünyaya gelmesi hem sana hem de bebeğine hasar verebilir.
Merak ettiğin ne varsa: Boşlukları Doldurduk: Anne Karnında Bebek .................mi?
10. Daha önce sezaryenle doğum yapmış olmak
Eğer daha önce sezaryene neden olan problem (pelvis şeklinde darlık gibi) hala mevcutsa normal doğum yapman pek mümkün değil.
Bir başka sebep de sezaryen doğumda önceden yaygın olarak kullanılan dikey kesi uygulanması. Çünkü bu kesi sebebiyle sezaryen sonrası normal doğum yapıldığında rahim yırtılması gerçekleşebilir. Bebeğinin ve senin hayatını riske sokar.
Sezaryenden sonra normal doğum yapmak mümkün değil mi, diye sorabilirsin. Tabii ki mümkün, ancak bunun belli şartları var.
Burada anlattık: Sezaryenden Sonra Normal Doğum
11. İleri yaşta gebelik
37 yaşın üzerinde olan ve daha önce doğum yapmamış hamilelerin pelvis kemikleri daha dar olduğu için normal doğum risklidir.
Eğer ileri yaşta hamilelik yaşayanlardan biriysen sezaryen doğum yapma ihtimalin çok yüksek.
Bak bakalım: Bu Yaşta Doğum Yapılır mı? (Hangi Yaşta?)
12. Aktif genital uçuk enfeksiyonu
Çok yaygın olmasa da sezaryenle doğumun bir başka nedeni de genital herpes (genital uçuk) enfeksiyonundan bebeği korumak.
Eğer genital yollarında herpes varsa kesinlikle normal doğumu düşünmemelisin. Virüs, doğacak bebeğine geçerek ciddi bir hastalığa sebep olabilir. Sezaryenle doğum bu komplikasyonu önleyebilir.
13. Baş ile pelvisin uyumsuz olması
Bebeğinin kilosu normal doğum için uygun olsa bile başı senin pelvis çaplarından büyükse (sefalopelvik orantısızlık) sezaryen yapılır. Bu baş-pelvis uyumsuzluğu halk arasında "çatının dar olması" olarak bilinir.
14. Vajinal operasyon geçmişi
Önceden rahim, mesane ya da rektum sarkması gibi durumlar nedeniyle vajinal operasyon geçirdiysen sezaryeni düşünmelisin.
Rahim ve rahim ağzında görülen iyi huylu tümörler olan miyomlar nedeniyle ameliyat olunması da sezaryeni gerekli kılar.
Bu da ilgini çekebilir: Bebek Firarda: Doğum Belirtileri Nelerdir?